Türkistan’ın “masal” kompleksi Kervan Saray, bu yıl da turistlerin ilgi odağında

Orta Asya’daki kompleks, 3 yıl önce Türk şirketi tarafından inşa edildi.

74 bin metrekarelik alana inşa edilen Kervan Saray, doğu masallarını andıran mimarisiyle turistlerin ilgisini çekiyor.

Yaklaşık 2 bin 500 yıllık kadim kent Türkistan’ın köklü tarihi ile bütünleşen Kervan Saray, kentin sembolü Hoca Ahmet Yesevi Türbesi’nden 10 dakika yürüme mesafesinde yer alıyor.

Her köşesi, Kazak tarihinden bir parçayı anlatan komplekste, atlarla gösteriler düzenleniyor.

Kompleks içinde 9D salona sahip “uçan tiyatro” da faaliyet gösteriyor. Burada ziyaretçiler, Zümrüdüanka kuşuyla birlikte Tarihi İpek Yolu’nun geçtiği Kazak bozkırına seyahat edebiliyor. Ayrıca Kervan Saray, tekne ile gezilebiliyor.

Akşam ise ziyaretçilere Kazakların halk efsanesi “Kız Jibek ile Tölegen”in aşk hikayesini anlatan tiyatro gösterisi ve su şovları sunuluyor.

Bunun yanı sıra bünyesinde iki 5 yıldızlı otel, restoranlar, spa merkezleri, yemek alanları ve kapalı çarşıyı bulunduran Kervan Saray, kısa sürede Türkistan’ın markası haline geldi.

“Hedefimiz 1,5 milyon ziyaretçi ağırlamak”

Kervan Saray Turizm Kompleksi Genel Menajeri Ahmet Keleş, kompleksin bu yıl 3. yılını kutladıklarını belirterek, “Birinci yılı Kovid-19 salgını dönemine denk gelmesine rağmen yarım milyon ziyaretçi ağırladık. Bunların yüzde 40’ı komşu ülkelerden (Özbekistan, Kırgızistan) geldi. İkinci yılında 1 milyonu yakaladık. Bu yıl hedefimiz 1,5 milyon ziyaretçi ağırlamak.” dedi.

Keleş, Türk dünyasının manevi başkenti olan Türkistan’ın Kazakistan’da “eyalet merkezi” statüsü almasıyla yeniden canlanmaya başladığını ve turizme açıldığını vurgulayarak, “Zamanında Tarihi İpek Yolu’nun buradan geçmesi turizm anlamında da büyük etki sağlıyor. 2 bin 500 yıllık bir tarihi olan Türkistan’ın bugün olduğu gibi ilerleyen dönemlerde de müthiş bir turizm trafiği alacağına inanıyoruz. Kervan Sarayı da Türkistan turizmine katkı yapacak önemli bir tesis olarak değerlendiriyoruz.” diye konuştu.

Bu bağlamda Kervan Saray’ın, Türkistan’ın bir simgesi haline geldiğine işaret eden Keleş, “Kompleksimizin en büyük özelliği, yaşam alanı olması. İçinde herkesin faydalanabileceği çeşitli ünitelerimiz mevcut.” bilgisini paylaştı.

Ahmet Keleş, Türkiye’den çok fazla ziyaretçi ağırladıklarının altını çizerek, “Piri Türkistan’da turistler Ahmet Yesevi hocamızın türbesini ziyaret ediyor. Dolayısıyla bu da turizm açısından bizim gelişmemize imkan sağlıyor. Türbeye olan yakınlığımız, bizim için büyük bir avantaj.” ifadesini kullandı.