Uluslararası Türk Akademisi kuruluşunun 15. yıl dönümünü kutladı. Bu tarih, Türk dünyasının bilimsel ve kültürel bütünleşmesindeki önemli bir dönüm noktası olarak değerlendirildi, diye yazıyor Kazinform.
On beş yıl içinde kurum, hükümetler düzeyinde ortaya atılan bir fikirden, uluslararası insani bilimler ve devletlerarası işbirliğine katkı sağlayan saygın bir araştırma merkezine dönüştü.
Türk mirasını ortak bir platformda inceleme fikri 2000’li yılların başında gündeme gelmişti. Akademi 2009 yılında Kazakistan’ın girişimiyle kuruldu ve 2010’lu yıllarda Türk Konseyi’nin (günümüzde Türk Devletleri Teşkilatı) desteğiyle uluslararası örgüt statüsü kazandı.
Akademi Başkanı Prof. Şahin Mustafayev, kuruluşun temel misyonunun Türk dünyasında bilimsel entegrasyonu güçlendirmek ve ortak araştırma alanları oluşturarak zengin bilimsel mirası gelecek nesillere aktarmak olduğunu belirtti.
Ankara’da düzenlenen 15. yıl etkinliği, sadece yapılan çalışmaların değerlendirilmesiyle sınırlı kalmayıp geleceğe yönelik yeni hedefleri de ortaya koydu. Ortak projeler kapsamında arkeolojik çalışmaların genişletilmesi, Türk mirasının dijitalleşmesi, uluslararası eğitim projelerinin geliştirilmesi ve TDT çerçevesindeki işbirliğinin derinleştirilmesi planlanıyor.
Bugün Uluslararası Türk Akademisi sadece bir bilim kurumu değil; Türk dünyasının geçmişiyle bugününü, kardeş halklarla ortak geleceğini birbirine bağlayan entelektüel bir köprü niteliğinde.



