3 Temmuz 2023 tarihinde Taşkent’te Özbekistan Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ve Dünya Özbekistan Kültürel Mirasını Araştırma, Koruma ve Tanıtma Derneği’nin girişimiyle “Özbekistan’ın kültürel mirası Yeni Rönesans’ın Temelidir” ve “Yeni Özbekistan: Kalkınma, Yenilik Ve Aydınlanma” kültürel miras haftası başladı.
7 Temmuz 2023 tarihine kadar devam edecek etkinliklere dünyanın 60 ülkesinden bini aşkın katılımcı ve konuğun katılması bekleniyor.
Kültürel Miras Haftası’nın açılış töreni, Taşkent’teki Event Hall’da gerçekleştirildi. Etkinliğe devlet ve kamu görevlileri, uluslararası ve yabancı kuruluşların başkan ve temsilcileri, kültür ve sanat figürleri, bilim insanlarının yanı sıra gazeteciler ve yazarlar katıldı.
Hafta çerçevesinde Özbekistan’ın başkentindeki müzelerde “Altın Kuşan” sergisi ve Timurlular döneminin kültürel mirası şaheserlerinin sergileri düzenlenecek. Ayrıca Dünya Özbekistan Kültürel Mirasını Araştırma, Koruma ve Geliştirme Derneği tarafından hazırlanan “Treasures of the Kuşhan Kingdom” adlı albüm-kitap ve belgesel filmin tanıtımı planlanıyor. Program ayrıca tematik konferanslar, yuvarlak masa toplantıları ve sunumlar içerir.
Etkinlik kapsamında Dünya Topluluğu, Taşkent, Semerkant ve Buhara’da düzenlenecek “Özbekistan’ın tarihi figürleri ve dünya medeniyetinin gelişimine katkıları” başlıklı uluslararası bir forum düzenliyor.
Ulusal Timurlular Tarihi Müzesi’nde düzenlenen forumun açılış törenine Türk Akademisi Başkanı Şahin Mustafaev, Âli Meclis Yasama Meclisi Birinci Başkan Yardımcısı Akmal Saidov, Dünya Özbekistan Kültürel Mirasını Araştırma, Koruma ve Tanıtma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Firdavs Abdukholikov, Al-Furkan İslami Miras Vakfı Yöneticisi Sali Şahsivari, Türkiye İlimler Akademisi Başkanı Muzaffer Şeker, Timurlular Derneği kurucusu ve başkanı Frédéric Beaupertuis-Bressan, Mueller & Schindler yayınevi pazarlama ve geliştirmeden sorumlu başkan yardımcısı Alexander Wilhelm’in yanı sıra ünlü bilim adamları ve uzmanlar katıldı.
Türk Akademisi Başkanı yaptığı konuşmada, Özbekistan topraklarının binlerce yıldır gelişmiş kültür ve medeniyet merkezi olduğunu söyledi. Müslüman Doğu’da sömürgeciliğe karşı verilen mücadele döneminde, Özbekistan’da ve genel olarak Türk dünyasında Doğu’daki modernleşme sürecinin lideri olarak kendini gösteren modern bir akım olan ceditçilerin oluşmasının tesadüf olmadığını kaydetti.
“Bu kadim ülkede yüzyıllar boyunca şehircilik, tarım, sanat ve bilim gelişmiştir. İslami Rönesans dönemini kuran İbni Sina, Harizmi, Ebu Reyhan Beruni gibi büyük bilim adamları bu yerlerden çıkmıştır. Beruni’nin doğumunun 1050. yıl dönümünü kutluyoruz. Emir Timur dönemi, Uluğbek ve Alişir Navai gibi dünyaca ünlü isimlerin faaliyetleriyle ayırt edildi. Sömürge karşıtı mücadele sırasında, Ahmad Doniş, Abdurrauf Fitrat, Mahmudhoca Behbudi, Abdullah Avloni ve diğerleri gibi ceditçiler ve aydınlar o zorlu dönemin meydan okumalarına uygun şekilde cevap verdiler.” dedi Mustafayev.
Ayrıca 4 Temmuz’da Türk Akademisi Başkanı “Özbekistan’ın Tarihi Şahsiyetleri Ve Dünya Medeniyetinin Gelişimine Katkıları” konulu konferansta bir konuşma yaptı. Türk halklarının uyumlu bir şekilde İslam medeniyetine girdiğini, diğer halklarla birlikte bu medeniyetin aktif yaratıcıları haline geldiğini ve tüm Doğu’nun kalkınmasına önemli katkılarda bulunduğunu vurgulayarak şunu ekledi:
“Büyük hükümdarların yanı sıra Ebu Nasır el-Farabi, Uluğbek, Hoca Ahmet Yesevi, Yunus Emre, Nesimi, Nevai, Fizuli gibi büyük ortaçağ Türk düşünürlerinin ve daha onlarca büyük bilim adamının isimlerini zikretmek gerekir. Onlar tüm dünya kültürünün bir parçası haline gelmiş yazarlar bilim insanlarıdır. Ayrıca Türk halklarının entelektüel yetenekleri ve yeni ve değişen tarihsel koşullara uyum sağlama kabiliyetleri ortaya çıkmıştır. Özellikle son zamanlarda Türk halkları arasından çıkan aydınlar Doğu’daki modernleşme akımının ön saflarında yer almıştır.” diye kaydetti Akademi Başkanı.
