Kurtulmuş: Hakkı, adaleti, insafı ve vicdanı merkeze alan yeni bir dünya sistemine ihtiyaç vardır
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Kazakistan Parlamentosu'nun ev sahipliğinde başkent Astana’da 'Türk Devri: Parlamenter Diplomasinin Rolü' temasıyla düzenlenecek TÜRKPA 14’üncü Genel Kurulu Toplantısı’nda konuştu.

TBMM Başkanı Kurtulmuş, Genel Kurula hitabında, program dolayısıyla kendilerini ağırlayan Kazakistan Parlamentosu Meclis Başkanı Yerlan Koşanov ve Kazak halkına şükranlarını ifade etti. Gelecek dönemde TÜRKPA’nın Dönem Başkanlığı’nı yapacak Koşanov’a görevinde başarılar dileyen Kurtulmuş, “Geçtiğimiz dönem içerisinde de Dönem Başkanlığı’nı büyük bir vukufiyetle ve güçlü bir liderlikle gerçekleştiren Sahiba Gafarova hanımefendiye de hepiniz adına şükranlarımı ifade etmek istiyorum” diye konuştu.
Kurtulmuş, konuşmasını üç stratejik kavram etrafında şekillendirmek istediğini belirterek, bunların ‘birlik’, ‘bağımsızlık’ ve ‘ortak gelecek’ inşası olduğunu söyledi. Birlik içerisinde olmanın birçok korku ve zorluktan da uzak kalmak olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, Kazak halk şairi Jambıl Jabayev’in ve Kırım Tatar düşünce adamı İsmail Gaspıralı’nın birliğe vurgu yapan sözlerini anımsattı.
Birliğin, sadece temenniyle ve güzel ifadelerle sağlanamayacağına dikkati çeken Kurtulmuş, “Birliğin sağlanabilmesi için kurumsal yapıların da ortaya konulması, kurumsal alanda da iş birliklerimizi, birlik haline dönüştürecek imkanların aranması şarttır. Bu çerçevede hem siyasi organizasyon olarak Türk Devletleri Teşkilatı’nın kurulmuş olması hem de onun parlamenter yansıması olan TÜRKPA’nın kurulmuş olması fevkalade değerli ve önemlidir” ifadelerini kullandı. Kurtulmuş, bu birliğin sonuçlarının alınabilmesi bakımından fevkalade önemli ve değerli imkanların olduğunun da altını çizdi.
Türk Dünyası’nın sadece 300 milyon nüfustan, kültürel, milli bir entiteden de ibaret olmadığını dile getiren Kurtulmuş, şu ifadeleri kullandı:
“Türk Dünyası, dünyanın en stratejik bölgesinde yer alan, yeraltı ve yer üstü kaynaklarıyla birlikte fevkalade büyük potansiyelleri olan ve aslında ortaya koyacağı yeni medeniyet değerleriyle de dünya sistemine etki etme potansiyeli olan çok geniş bir coğrafyanın adıdır. Açıkçası ‘Türk Devri’ olarak motto haline getirdiğimiz bu slogan, sadece bir temenniden ibaret değil, realitenin hayata geçmesini arzu eden bir yaklaşımdır. Ümit ediyorum ki Türk Dünyası, bu imkanlarını en iyi şekilde değerlendirmek imkanına sahip olur. Birlik, her şeyden öncedir. Birliğin olmadığı yerde, insanların aynı kültürden gelmelerinin, aynı dili konuşmalarının hatta aynı fikirlere sahip olmalarının da bir anlamı yoktur. Onun için ısrarla söylüyoruz; dilimizi, gönlümüzü, fikrimizi ve işimizi birleştirmek, geleceği inşa etmek bakımından en önemli sorumluluklarımızdan birisidir.”
Kurtulmuş, ‘bağımsızlık’ kavramının önemine dikkat çekerken ise Türk devletlerinin, bağımsızlığını kazanmalarından bu yana çok büyük bir mesafe aldığını, çok büyük bir ekonomik ve sosyal gelişme içerisinde olduklarını iftiharla gördüklerini söyledi. Bağımsızlığın ilanının yetmeyeceğini, onu inşa etmenin de şart olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, “Kültürden edebiyata, sanata, yüksek teknolojilere, savunma sanayisine, tarıma, her türlü alanda bağımsızlığımızı kazanabilecek bir noktaya gelmemiz gerekir. Elin oğluna muhtaç olanın bağımsızlığı kağıt üzerinde kalır. Dolayısıyla biz, kimseye muhtaç olmadan, kendimize yeter bir hale gelmek ve Türk Dünyası olarak çok geniş alanda bağımsızlığımızı inşa etmek zorundayız” ifadelerini kullandı.